E-Posta : atabay64@gmail.com
Bu yıl salgın nedeniyle her yıl yapılan Çanakkale Boğazı yüzme yarışlarının yapılmayacağı açıklandı. Çanakkale Boğazı’nı belki de şimdiye kadar binlerce insan yüzerek geçti. Bunlardan birisi de 1940’lı 1950’li yılların ünlü zenginlerinden Carlos Ritter’di. Carlos Ritter’in bir özelliği de hem İstanbul Boğazı’nı hem de Çanakkale Boğazı’nı yüzerek geçmesiydi.
61 yaşındaki milyoner Carlos Ritter, 30 Temmuz günü İstanbul Boğazı’nı iki defa yüzerek geçti bu mesafeyi yüzerken kendisine sandalla refakat edenler oldu. Saat tam 12’de Tarabya’daki Konak Oteli önünden denize atlayan Carlos Ritter, İstanbul Boğazı’ndaki şiddetli akıntı ve kuvvetli dalgalara rağmen 50 dakikada Beykoz’a kadar yüzmeyi başardı. Dönüşü ise sadece 35 dakika sürdü.
Ritter’in sonsuz enerjisi ve düzenli kulaçları, Boğazı rahatlıkla geçmesini sağladı. Carlos Ritter’in bu geçişini sadece 1.012 kişi görebildi. Amatör bir ruhla hareket eden sporcunun yanında bir gazeteci de vardı. Eğer bu gazeteci olmasa belki de Ritter’in bu başarısından kimsenin haberi olmayacaktı. İstanbul Boğazı’nı sonra, bir süre de Tarabya önlerinde yüzen Carlos Ritter denizden çıktığı zaman bütün dinçliğini muhafaza ediyordu. Sanki 61 yaşında değil, 20 yaşında bir şampiyondu. Saat tam 13.45 geçe denizden çıktıktan sonra ilk sözü şu oldu: “Dünyanın hiç bir yerinde bu kadar güzel bir denize rastlamadım. Hem tuz nispeti düşük, hem de harareti yüzmeğe çok müsait. İnsan denizden çıkmak istemiyor. Yalnız akıntı yüzerken insanı oldukça güç vaziyette bırakıyor.”
Carlos Ritter, daha sonra otele gitti ve orada Boğaz’daki yüzüşü konusunda şunları söyledi: “Amatör bir yüzücü olduğum için kendimi reklâma lüzum görmüyorum. Yüzme en sevdiğim spordur ve üç yaşından beri denizde büyüdüm. Son dört sene içinde iki defa Boğazdan geçmek üzere Türkiye’ye gelmeğe karar verdimse de, bu kararımı ancak üçüncü seferde tatbik mevkiine koyabildim. Pazartesi veya Salı günü Çanakkale Boğazı’nı geçmeğe teşebbüs edeceğim. Çanakkale’den döndükten sonra Tarabya’dan Köprüye veya Köprüden Buyükada’ya kadar yüzmek istiyorum.”
Ritter, sporun önemine vurgu yaparak; “Sırası gelmişken söyleyeyim ki, insanı tembellik ve hareketsizlik öldürür. Yaşım ilerledi diye battallaşan veya istirahata çekilen insanlar gerek bedenen gerek manen ölmeğe mahkûmdurlar. Tembellere işleyen makinenin pas tutmadığını hatırlatmak isterim. Bütün bunlardan başka, insanın manevî huzura kavuşması için, makine âleminden uzaklaşarak tabiatla baş başa kalması şarttır” dedi.
Carlos Ritter hem bir sporcu hem de örnek bir iş adamıydı. Spor hayatı ile iş hayatını birbirinden pek güzel ayırmasını bilen Ritter, Arjantin’in dünyaca tanınmış “Sodamtex” dokuma ve naylon fabrikasının sahibiydi. 4000 işçinin çalıştığı bu fabrika, 1935 yılında Carlos Ritter tarafından kurulmuştu. Amerikalı olduğu halde Arjantin’de oturan Ritter, Güney Amerika kıtasının en zengin adamlarından birisiydi. Değerli iş adamı: “Bu sahadaki bütün başarımı, dürüstlüğüme, sistematik çalışmama ve ona ilâveten teknik ve moda âlemindeki bütün yenilikleri çok yakından takip etmeme borçluyum. Bir insan sermaye ile en modem fabrikayı kurabilir ve en ehliyetli adamları emrinde bulundurabilir. Fakat kendisi iş adamı olmazsa bunlar iyi bir sonuç vermez.”
Sporcu ve iş adamı Ritter, eli ile Karadeniz’e işaret ederek; “Türk halkının en hoşuma giden tarafı burunlarının dibindeki Rusya’nın manasız tehditlerine metelik vermemesidir. Bu hareketi takdirle karşılamamaya imkân yoktur” diyor.
Arjantinli Fabrikatör Carlos Ritter, 2 Ağustos 1953 Pazar günü Çanakkale’ye geldi. Vali Safaeddin Karanakçı’yı ziyaret ettikten sonra 3 Ağustos Pazartesi günü saat 13.15’te Rumeli yakasında noter ve çok kalabalık bir insan topluluğuyla Çamburnu’nda denize girdi. Ve 1 saat 16 dakika yüzerek Çanakkale Boğazı’nı geçerek yeni Maydos İskelesi’ne çıktı. Sahil Sıhhiye Merkezi Başhekimi de yüzücüyü takip etti. Maydos İskelesi’ne çıkan Ritter’i sporcular ve halk sevgi gösteriler ve tezahüratla karşıladı. Sağlam bir vücuda sahip olan Ritter’de Boğazı geçtikten sonra herhangi bir yorgunluk emaresi görülmüyordu. Bu da onun Boğazı geçmek için iyi hazırladığının bir işaretiydi.
Carlos Ritter, kendisine yapılan tezahürattan ve sevgi gösterilerinden çok memnun kaldı ve yarın da Çanakkale Boğazı’nı Anadolu tarafından Rumeli tarafına yüzerek geçeceğini belirtti.
Carlos Ritter, 4 Ağustos Salı günü Çanakkale Boğazı’nı iki noktadan gidip gelme şeklinde hiç dinlenmeden geçti. Ritter, önce Anadolu sahilinde Askeri Plaj önünden denize girdi ve 55 dakikada Çamburnu’na çıktı. Oradan tekrar denize girerek 42 dakikada Çayağzı Mevkiinde sahile ulaştı. Bu yarışa Çanakkale Türkgücü Kulübü gençleri de katıldılar. Plaj-Çamburnu arasında iki dakika farkla Boğazı ve Arjantinli Carlos Ritter’i geçmişlerdi.
Carlos Ritter’in yüzme aşkı, zaman zaman başından ilginç olayların geçmesine de sebep oluyordu. Ritter, birkaç aç evvel antrenman yaparken California’da sahilden o kadar açılmış ki, 78 mil açıkta kendisini helikopterle kurtarmağa gelmişlerdi. Bu onu çok kızdırmıştı. Bir kaç yıl önce de İsveç’teki Helsinborg’dan Danimarka’daki Elsinore adasına kadar izinsiz yüzdüğü için polis tarafından tutuklanmıştı.
Çanakkale Boğazı’nı şimdiye kadar birçok insan –ünlü veya ünsüz- yüzerek geçti. Ama maalesef zamanla bunların isimleri unutulup gitti. Carlos Ritter de bunlardan birisi… Keşke isimleri bir yerlerde yazılsaydı.