Çanakkale’de Hava Ulaşımının Başlaması ve Bir Uçak Kazası

Çanakkale Havaalanı 19 Eylül 1953 tarihinde törenle hizmete girmişti. Aynı tarihte Bandırma Havaalanı da faaliyete geçmiş ve ilk kez bir ilçeye havaalanı kurulmuştu. Çanakkale’de uçak seferlerinin başlaması nedeniyle yapılan törene Adalet, Gümrük ve Tekel, Çalışma ve İşletmeler Bakanları ile Çanakkale Valisi, Çanakkale milletvekilleri Kenan Akmanlar ve Ömer Mart’ın yanında Çanakkale Belediye Başkanı, Müstahkem Mevki Komutanı ve kalabalık bir halk katılmıştı. 

Çanakkale Havaalanının yapımına dönemin hükümeti büyük önem vermiş ancak 1953 yılında meydana gelen deprem sonrasında Çanakkale Havaalanında bazı tadilatların yapılmasına neden olmuştu. Havaalanında gerekli tamirat ve tadilatları yaptırmak üzere Havaalanı Müdürlüğü’ne Murat Bombacı atanmış ve Temmuz ayından itibaren hızla çalışmaya başlamış, bir bekleme salonu ile memurlar için bir çalışma yeri inşaatına girişilmişti. Bunların tamamlanmasına kadar geçecek sürede kullanılmak üzere geçici bir baraka ve çadır kurulmuştu. Ayrıca Çanakkale-İzmir arasında da uçak seferlerinin başlaması gündeme gelmiş ancak bu gerçekleşmemişti. Çanakkale-Bandırma-İstanbul arasında hizmet veren uçaklar 22 kişilikti. Çanakkale-İstanbul seferi 45 dakika sürüyordu. Bu uçak seferlerinin bedeli ise 25 liraydı.  

Çanakkale 5 Ocak 1954 günü feci bir kaza haberi ile çalkalandı. Çanakkale Havaalanından saat 12.30’da kalkan “BAĞ” adlı yolcu uçağı havanın yağmurlu ve sisli olmasından dolayı Dumanlı Köyü yakınlarında dağa çarparak düştü ve daha sonra da yandı. Meydana gelen bu uçak kazası sonucunda üç kişi hayatını kaybetti. Biri ağır olmak üzere dört kişi de yaralandı. Uçak kazasını öğrenir öğrenmez hemen kaza yerine giden Çanakkale Valisi İhsan Sabri Çağlayangil, bir taraftan da Biga ve Lâpseki kaymakamlarına verdiği talimatla gerekli ilk yardım ile sağlık ekiplerinin olay yerine hareket etmelerini sağlamıştı. Bu suretle kısa süre içerisinde kaza yerine ulaşılmış, kazazedelerin ilk tedavileri Dumanlı Köyü’nde yapılmıştı. Yaralılar daha sonra Biga Devlet Hastanesi’ne sevk edilmişlerdi.

Yapılan incelemeler sonucunda hava muhalefeti sebebiyle görüş mesafesi bölgede 20 metreye kadar düşmüştü. Pilot, deniz yolunu takip ederek yoluna devam etmek istemiş ve bu maksatla 400 metreye alçalmış ve bu seviyede uçuşuna devam ederken dağa çarpmak suretiyle kazaya uğramıştı. Kaza sonucunda makinist Hüseyin Çağlayan, yolculardan Fikret Çekici ve Niko Bakalinin hayatını kaybetmişti. Uçağın ikinci pilotu Zülfikar Kaya ağır yaralanmış, telsizci Tevfik Kazankaya ile yolculardan Bülent Kocaaydın ile Davit Hahmişin ise hafif yaralanmışlardı. Uçaktaki diğer yolcular ise sağ olarak kurtulmuşlardı. Kaza sonrasında Dumanlı köylüleri ile hostesim fedakârlıkları takdire şayandı. Gerek köylüler gerekse hostes yolcuların ve yaralıların uçaktan tahliyesini sağlamışlar ve çıkan yangından onları korumuşlardı. Bu uçak kazasından sonra kamuoyunda Çanakkale-Bandırma-İstanbul hava seferlerinin kaldırılacağı söylentileri çıkmıştı. Sözkonusu söylentilerin asılsız olduğu aksine Çanakkale Havaalanının daha modern hale getirileceği açıklanmıştı. Bu amaçla Çanakkale ile havaalanı arasına bir telefon hattının çekilmeye başlandığı, ayrıca radyo ve telsiz cihazlarının konulduğu belirtilmişti. Hatta Çanakkale- Balıkesir arasında yeni bir hava seferinin başlayacağı duyurulmuştu. Ayrıca uçak yolcularının havaalanına kolaylıkla ve konforlu şekilde gelip gitmelerini temin etmek üzere bir otobüs acentesi ile anlaşmaya varılmıştı. Acenta Âdem Ersümer, Türk Havayollarından yapılan bu açıklamaların çok olumlu ve tatminkâr bulduğunu belirterek, hava koşullarından dolayı zaman zaman hava ulaşımında gecikme ve aksamaların olmasının doğal olduğunu, benzer durumların dünyada da görüldüğünü belirterek, Çanakkale-Bandırma-İstanbul uçak seferlerinin devam edeceğini dile getirmişti.