E-Posta : atabay64@gmail.com
Başarılı bir diplomat, önemli bir siyaset adamı, Çanakkale milletvekili Fatin Rüştü Bey’in hayatı tam bir maceradır. 30 Ağustos olması sebebiyle onun hayatında önemli bir dönüm noktası olan evliliğinden söz edeceğiz. Fatin Bey’in evliliği de tam bir maceraydı. Peki neden?
Ankara’da Alman Büyükelçiliği’nde verilen bir davet sırasında dönemin Dışişleri Bakanı Çanakkaleli Dr. Tevfik Rüştü Bey de eşi Makbule Hanım’la birlikte bu davette bulunuyordu. Makbule Hanım, davet sırasında Fatin Bey’le kısa bir sohbet yapmış ve onun çekingenliğini dikkatini çekmişti. Bu halini çok beğenen Makbule Hanım, kızı Emel Hanım’a eş olarak seçmişti. Yakın çevresinde bulunan arkadaşlarına da bu düşüncesini söylemişti. Kısa süre bu düşüncesini Dr. Tevfik Rüştü Bey de bildiren Makbule Hanım, Fatin Rüştü Bey’in yakın arkadaşı Sabri Bey aracılığıyla bu düşüncesini ona duyurmuştu. Sabri Bey; “Baksana Fatin Rüştü! Başına kocaman bir Zümrüdüanka kuşu konmak üzere, Dışişleri Bakanımızın eşi, kızı Emel’le seni evlendirmek istiyor”demişti. Bu haber Fatin Rüştü Bey’in annesine de iletilmiş ve Hatice Güzide Hanım da bunu kabul ederek, iki anne çocuklarının evlilik hazırlıklarına başlamıştı. Dr. Tevfik Rüştü Bey, evlilik işini Atatürk’e arz etmiş, Atatürk ‘de nişanlarını kendisi yapacağını dile getirmişti. Fatin Rüştü Bey ve Emel Hanım’ın nişanları Cumhuriyetimizin 10.yılında düzenlenen balo sırasında Gazi Hazretleri tarafından gerçekleştirilmişti. Cumhuriyetin onuncu yılı tüm Türkiye’de büyük bir coşku ile kutlanırken Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa, Ankara’da düzenlenen baloyu saat 23’te şereflendirmişti. Atatürk gece yarısı yaklaşırken orkestrayı aniden durdurarak “Cumhuriyetimizin Onuncu yılını kutlarken bir de mesut bir hadiseyi haber vermek istiyorum. Dışişleri Vekili Tevfik Rüştü Bey’in kızı Emel ile Hariciye Vekâletimizin genç meslek memuru Fatin Rüştü’nün nişanlarını ilan ediyorum”
Ama bir sorun vardı. Fatin Rüştü Bey’in yanında nişan yüzükleri yoktu. Çok zor durumda ve kıpkırmızı olan Fatin Bey’in imdadına yakın bir dostu yetişmiş, hemen yüzüklerini çıkararak ona vermiş ve yüzükler Atatürk tarafından genç çiftin parmaklarına takılmıştı. Gazi Hazretleri her iki gence böyle tarihi bir günde nişanlandıklarından dolayı ne kadar mesut olduğunu bilmelerini söylemiş ve güzel bir gelecek dilemişti. Nişandan on ay sonra 30 Ağustos 1934 Perşembe günü Dolmabahçe Sarayı’nda bu defa evlilik töreni gerçekleştirilecekti. Gazi Hazretleri Fatin Rüştü ve Emel Hanım’ın düğün daveti töreninin bizzat kendisi düzenlemiş ve pek çok yerli ve yabancı davetliler düğün töreninde hazır bulunmuşlardı. Melih Esenbel’in eşi Emine Hanım, hatıralarında Fatin Rüştü Bey’in annesinin gelinine büyük taşlı bir broş taktığını, broşun ağırlığından gelinliğin bir yerinden resmen yırtıldığını belirtecekti. Fatin Rüştü Bey ve Emel Hanım’ı Gazi Hazretleri düğün hediyesi olarak bir seyahate göndermişti.
Fatin Rüştü Bey, 1934’te Silahsızlanma Konferansı’nda görev aldı. 1936’da yılında Montreux Boğazlar Mukavelesi Konferansına katıldı. 1937’de Hatay meselesini Milletler Cemiyeti’nde savunan heyetlerde müşavirlik görevi yaptı. 1938 yılında Cemiyeti Akvam nezdindeki daimi büro şefliğine getirildi. 1939 yılı Temmuz ayında Paris Büyükelçilik Başkâtipliğine getirildi. 1941 yılı Mayıs ayında Siyasi Malumat Bürosu Müdürü, bir yıl sonra Moskova Büyükelçiliği Başkâtibi ve sonrasında Moskova Büyükelçiliği Orta Elçilik Müsteşarı oldu. 1943’te Beyrut Başkonsolosu, 1946 yılında da Dışişleri Bakanlığı İktisat ve Ticaret Dairesi Genel Müdürü olarak atandı. 1947-1949 yılları arasında Avrupa Ekonomik Komisyonunda delege ve heyet başkanı olarak Türkiye’yi temsil etti. 1949 yılında da Marshall Yardım Planı için Milletlerarası İktisadi İşbirliği Teşkilatı Genel Kâtip Vekilliği’ne getirildi.
1950 yılında elçi oldu. Dışişleri Bakanlığı Ticaret ve İktisat Dairesi Başkanlığı, Dışişleri Bakanlığı Genel Kâtip Yardımcılığı görevlerinde bulundu. Dünya Bankası ile yapılacak borçlanma görüşmeleri için Washington’a gönderildi. 1951 yılı Mart ayında İktisadi İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri oldu. Türkiye’nin NATO’ya katıldığı Lizbon toplantısında delege olarak bulundu. 1952 yılında Paris’te toplanan Atlantik Paktı konferansına büyükelçi olarak iştirak etti. Fatin Rüştü Bey, 1954 yılında siyasete atıldı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi. Devlet Bakanlığı, Başbakan Yardımcılığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı yaptı.
27 Mayıs 1960 sonrasında tutuklandı. Yassıada Yüksek Adalet Divanı’nca “Anayasayı ihlal” suçlamasıyla idam cezasına çarptırıldı. 16 Eylül 1961’de idam edildi. 11 Nisan 1990 gün ve 363 sayılı kanunla hukuken itibarı iade edildi. İmralı’da bulunan mezarları Bakanlar Kurulu Kararı ile İstanbul Aksaray-Topkapı arasındaki Vatan Caddesi’nde yaptırılan anıt mezara Adnan Menderes ve Hasan Polatkan ile birlikte taşındı ve Devlet töreni ile defnedildi.
Bir 30 Ağustos’u yaşarken, Fatin Rüştü Bey’i de hayırla yad edelim ve hatırlayalım.