E-Posta : atabay64@gmail.com
Çanakkale Halkevi 2. Dünya Savaşı’nın bitiminin beş ay öncesi 7 Ocak 1945 Pazar günü Orduevi’nde bir tiyatro sahneye koydu. Çanakkale’nin yöneticileri ve Silahlı Kuvvetlerin destekleriyle gerçekleştirilen etkinlikte “Zehirli Dudaklar” adlı tiyatro sahnelendi.
“Zehirli Dudaklar” adlı eser toplumsal bir olayı ele alması açısından önemi büyüktü. Çanakkale’de uzunca bir süreden beri tiyatro gösterisi yapılmıyordu. Oyundan önce halka kısa bir konuşma yapan Halkevi Başkanı Halil Dilmaç, Kış sezonunda başka temsiller de verileceğini belirterek, Çanakkalelilere kültürel açıdan güzel vakitler geçirecekleri günlerin beklediğini dile getirdi. Batı toplumları kültür alanında tiyatroyu bir propaganda aracı olarak kullanmışlardı. Türkiye’de de ülkenin değişik yerlerine kurulan halkevleri aracılığıyla kültürel propaganda yapılarak sosyal ve siyasal olaylar ön planda tutulmaya çalışılmıştı. İsmet İnönü’nün yakın ilgi ve yol göstermeleri ile Ulusal Türk Tiyatrosu’nun temelini oluşturacak olan “Devlet Konservatuarı” savaş yılları boyunca her yıl sanat alanında Türkiye’nin yeni bir basamak atlamasına katkı sağlarken, halkevleri de bulundukları çevrelerde önemli çalışmaları ile hem sanat hareketlerine hem de sosyal ve toplumsal olayların başarılması konusunda propaganda yaparak önemli katkılar sağlamışlardı. Bu bağlamda 7 Ocak 1945 Pazar günü Çanakkale Halkevi tarafından düzenlenen ve Orduevi’nde sahneye konulan “Loic le Guaradiec”in yazdığı “Saim Nahit Bilga”nın dilimize adapte ettiği “Zehirli Dudaklar” adlı tiyatro eserinin ilk temsili büyük bir ilgi uyandırdı. Dekor ve ışık açısından özenle hazırlanmış olan “Zehirli Dudaklar” bazı küçük teknik eksikliklere rağmen başarı ile temsil edildi.
“Belma” rolünde “Rebiye Günel” ilk üç perde de başarılı oldu, dördüncü perdede biraz zayıf göründü. “Feyzullah” rolünde “Mükerrem Dikman” ve “Sahip Yekta” rolünde “Mücahit Özgen” öne çıkan iki karakter oldular. “Cemil” rolünde “İlhan Aktan” fena olmamakla birlikte biraz çekingendi. Eserin en ağır iki rolünü üzerine alan “doktor” rolündeki “Kemal Çınkılıç” ile “Ruhi” rolündeki “Kemal Sönmezler” zaman zaman aksamalara rağmen eserin ağırlığını sonuna kadar üzerine alarak sürüklediler. “Ahmet Cebeci” sert ve otoriter “baba” rolünü üstlendi. Diğer rollerden; “hastabakıcı” rolünü “Bayan Macide”; “balıkçı” rolünü “Kazım Baren” ve “balıkçının oğlu” rolünü de “Tevfik Kızılok” üstlenmişler ve ellerinden gelen gayreti göstermişlerdi.
Oyunda “Mükerrem Dikman” gösterdiği performansla ileride iyi bir tiyatrocu olabilirdi. “Ahmet Cebeci” ise fizik bakımından başarılı bir karakter çizmişti. Sahneye konulan tiyatro eserinin dördüncü perdesi üzerinde çok az çalışıldığı anlaşılmaktaydı. Üçüncü sahne ise çok kalabalık şekilde oynandığından zaman zaman mizansen ile oyuncuların birbirlerini maskeledikleri görülse de eser başarı ile temsil edilmişti.
“Zehirli Dudaklar” adlı tiyatronun sahne konulmasını şehir Tiyatroları sanatçısı “Necmi Oy” gerçekleştirmiş, Çanakkale Halkevi her türlü desteği sağlamıştı. Çanakkale Halkevi daha sonra “Ahmet Muhip Dıranas” tarafında 1942 yılında Türkçe’ye çevrilen “Karel Čapek”nin tanınmış eseri “Yaşadığımız Devir” adlı eserini sahneye koyacaktı.