Seddülbahir Kalesi’nde Tarihi Top Mermileri Gün Yüzüne Çıktı

Gelibolu Yarımadası’nda yer alan tarihi Seddülbahir Kalesi'nde devam eden restorasyon çalışmaları sırasında Çanakkale Savaşı sırasında kullanılan 102 yıl öncesine ait top mermileri gün yüzüne çıkmaya başladı.

Restorasyon çalışmalarının alanında uzman danışmanların katkılarıyla gerçekleştirildiğini belirten Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı yetkilileri, “1659 yılında Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılan Seddülbahir Kalesi, stratejik konumu dolayısıyla Çanakkale Deniz Savaşları sırasında, 3 Kasım 1914, 19 Şubat ve 25 Şubat 1915’te ağır şekilde bombalanmıştır. Çanakkale Savaşlarının ilk şehitlerinin verildiği tarihi Seddülbahir Kalesi, 14 Kasım 1980 tarihinde kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. Kalenin projeleri, Çanakkale Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından 16.11.2006 tarihinde onaylanmış, yine aynı Kurulca Kalenin konservasyon projeleri 23.02.2007 tarihinde, çevre düzenleme ve restorasyon projeleri ise 24.11.2009 tarihinde uygun bulunmuştur. Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı ile Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü arasında 11.05.2015 tarihinde imzalanan protokol kapsamında “Seddülbahir Kalesi Onarımı ve Çevre Düzenlemesi Yapımı İşi”nin gerçekleştirilmesi planlanmıştır. Söz konusu iş, 05.06.2015 tarihinde Başkanlığımız tarafından ihale edilmiş olup 26.06.2015 tarihinde yer teslimi yapılarak işe başlanılmıştır. Kalenin restorasyonuna halen devam edilmekte olup arkeolojik kazı ve duvar onarım çalışmaları sürdürülmektedir. Restorasyon işiyle eş zamanlı olarak yeni kullanım alanları ve teşhir tanzim projeleride yapılmaktadır. 2019 yılında halkın ziyaretine açılması planlanan Seddülbahir Kalesi, yapılan projelerle birlikte tamamen açık hava müzesine dönüşecektir” dedi.

Öte yandan restorasyon çalışmalarını yerinde inceleyen Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir de yetkililerden bilgiler aldı. Çalışmalar sırasında yeni bulunan Çanakkale Savaşı’nda kullanılan tarihi bir top mermisinin de topraktan çıkarılması çalışmasına şahitlik eden İsmail Kaşdemir, tarihi yarımadanın her yerinin bir canlı müze olduğunu söyledi.

(HABER: Ayhan ÖNCÜ/ÇANAKKALE)

(Haber Kaynak ve Aktif Link Gösterilmeden İzinsiz Alınıp Yayınlanamaz)