Şanlı Zaferin 107. Yıldönümünü Kutladık

Anafartalar Grup Komutanı Kurmay Albay Mustafa Kemal’in yönettiği Türk Ordusunun muhteşem zaferiyle sonuçlanan ve Çanakkale Kara Savaşları’nın dönüm noktası olan Anafartalar Zaferi’nin 107. yılı Gelibolu Yarımadası’nda düzenlenen törenle kutlandı.

Gelibolu Yarımadası’nda Conkbayırı’nda saat 10:00’da gerçekleştirilen resmi tören Atatürk anıtına çelenk bırakılması, saygı duruşu, saygı atışı, İstiklal Marşı’nın okunması, Bayrağın göndere çekilmesi, günün anlam ve önemini belirten konuşmanın yapılmasıyla başladı.

Törende konuşan Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Anafartalar Zaferi7nin 107. yıldönümünün önemine değinerek, “107 yıl önce bugün bu coğrafyada, bu topraklarda uzun yıllardan beri devam eden bir geri çekilmenin tabiri caizse sona doğru giden bir yolun başlangıcının aslında bir yolun başlangıcının doğduğu bir yok oluş sürecinden, bir varoluş destanının yazılmış olduğu bu topraklardayız. Bu topraklarda, vatan, millet, bağımsızlığımız söz konusu olduğu zaman bir gül bahçesine girer gibi kara toprağa girenlere bin selam olsun. Bugün çok haklı bir zaferi kutluyoruz. Çünkü biz Türk milleti olarak bir vatan müdafaası verdik. Bir savunma ortaya koyduk ve her namuslu millet gibi burada topraklarımızı savunmaya, bayraklarımızı göklerde dalgalandırmaya gayret gösterdik. Bu uğurda şehitte olduk, gazi de olduk” dedi.

Etkinliğe katılan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam ise yaptığı konuşmada anlamlı bir günde bir araya gelmenin gururunu yaşadıklarını ifade ederek, “Bunu gelecek nesillerin doğru bir şekilde anlaması gerekiyor. Pek çok acılar, düşmanlıkları arttırmak için belki de dostlukları pekiştirmek için anlatılması gerekiyor. O tarihte büyük bir zaferi kazanmış ve dünyaya gerçek anlamda Türk insanının Türk halkının sesini en doğru şekilde duyurmuş kahraman milletimiz büyük bir zaferle bugünü tamamladı ve 10 Ağustos'ta bütün dünyaya şu mesajı verdi. Ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun. O toprakların geçilmesini engelleyeceğiz” dedi.

Conkbayırı’nda düzenlenen törene Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, Çanakkale İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Tahsin Saruhan, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Avustralya'nın Çanakkale Konsolosu Lucas Robson, Avustralya'nın Asker Ateşesi Benjamin Esler, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, gaziler ile çok sayıda vatandaş katıldı.

10 AĞUSTOS 1915 CONKBAYIRI SÜNGÜ HÜCUMU HAKKINDA BİLGİ

9 Ağustos 1915 günü Suvla Koyu’nda karaya çıkan İngiliz Kolordusunu mağlup ederek 1. Anafartalar Zaferi’ni kazandıktan sonra Conkbayırı’ndaki müttefik tehdidini ortadan kaldıran Anafartalar Grup Komutanı Albay Mustafa Kemal,  9 Ağustos gecesi Conkbayırı’nda bulunan 8. Tümen karargahına gelmiştir. Bu bölgedeki birlikler İngiliz topçularının yoğun ateşiyle dağılmış, Conkbayırı’nda cepheyi koruyan ve nizami cephe hattını muhafaza eden alaylar olarak sadece 8. Tümen ’e bağlı olan 23. ve 24. Alaylar vardı.  Güney cephesinden de takviye olarak 28. ve 41. Alayların gelmesi planlanmaktaydı. Mustafa Kemal, 10 Ağustos sabahı saat 04.30’da baskın tarzında yapılacak bir taarruz kararı almıştır. Bu taarruz, süngü hücumu olacaktı.

Mustafa Kemal Anafartalar Muharebelerine ait tarihçesinde 10 Ağustos gününü şu şekilde anlatmaktadır; “Gecenin karanlık perdesi tamamen kalkmıştı. Artık hücum anıydı. Saatime baktım. Dört buçuğa geliyordu. Birkaç dakika sonra ortalık tamamen ağaracak ve düşman askerlerimizi görebilecekti. Düşmanın piyade ve mitralyöz ateşi başlar, kara ve deniz toplarının mermileri bu sıkı düzende duran askerimiz üzerinde bir defa patlarsa, hücumun imkansızlığına şüphe etmiyordum. Hemen ileri koştum. Tümen komutanına rastladım. O ve her ikimizin refakatinde bulunanlarla hücum safının (mevzinin) önüne geçtik. Çok seri ve kısa bir teftiş yaptım. Önünden geçerek yüksek sesle askerlere selam verdim. Dedim ki: “Askerler! Karşımızdaki düşmanı mağlup edeceğimize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Önce ben ileri gideyim. Siz, ben kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birden atılırsınız!”Komutan ve subaylara da askerlerin dikkatini işaretime çekmelerini emrettim. Ondan sonra hücum safının önünde bir yere kadar ileri gidildi ve oradan kırbacımı havaya kaldırarak hücum işaretini verdim. Bütün askerler, subaylar, artık herşeyi unutmuşlar, bakışlarını, kalplerini, verilecek işarete yöneltmiş bulunduruyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış olan askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılıçları ellerinde subaylarımız kırbacımın aşağıya inmesiyle demirden bir kitle halinde aslanca bir hücumla ileri atıldılar. Bir saniye sonra düşman siperleri içinde göğe yükselen sesten başka bir şey duyulmuyordu! “Allah Allah Allah!...”Düşman silah kullanmaya zaman bulamadı. Boğaz boğaza kahramanca mücadele sonucunda ilk hatta bulunan düşman tamamen imha edildi. Muharebe meydanındaki durumu izlerken bir şarapnel parçası göğsümün sağ tarafına çarptı. Cebimde bulunan saati parça parça etti. Vücuduma giremedi. Yalnız derince bir kan lekesi bıraktı. Bu parçalanmış saati daha sonra, bugünün hatırası olmak üzere, Liman Paşa’ya verdim. O da aile asalet armasını havi kendi saatini bana verdi”

İşte bu süngü muharebesiyle müttefikler Conkbayırı’ndan tamamen geriye atılmıştır. 25 Nisan 1915’ten itibaren Kocaçimen-Conkbayırı hattını hedefleyen müttefik tehdidi ortadan kaldırılmıştır. 10 Ağustos Süngü Hücumu ile birlikte Arıburnu-Anafartalar-Conkbayırı kuşatma harekatı son bulmuş olup; 6 Ağustos 1915’te başlayan ve her iki tarafa da ağır zayiatlar verdiren “Anzak Planı” çökmüştür. Bu mücadelede, tüm insanlık erdemleriyle donanmış bir şekilde çarpışan komutanlarımızın ve askerlerimizin tek hadefi tükenme noktasına gelen vatanı özgürlüğe taşımak olmuştur. 10 Ağustos Zaferi geleceğe taşıyacağımız, şan ve şeref dolu manevi bir miras olarak ulusumuza armağan edilmiştir.

(HABER: Ayhan ÖNCÜ/ÇANAKKALE)

(Haber Kaynak ve Aktif Link Gösterilmeden İzinsiz Alınıp Yayınlanamaz)