İlk Türk Antarktika Araştırma Seferine katılan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Öğretim Görevlisi Melike İdil Öz, ÇOMÜ bayrağını Antarktika’da dalgalandırdı.
ÇOMÜ Gökçeada Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Balıkçılık Teknolojisi Bölümünde görev yapan Öz, Antarktika'nın, zor şartlara uyum sağlamış olan sıra dışı canlıları ve okyanus-iklim dengesindeki önemli rolüyle dünya sisteminin kilit bölgelerinden birisi olduğuna işaret etti.
Öz, dünyada mevcut tatlı suyun yüzde 70'ini buzullarında, tahmini 50 milyar varil petrol rezervini denizlerinin dibinde muhafaza etmesiyle Antarktika'nın oldukça ilgi çekici bir yer olduğunu, uğruna hiç savaşılmamış, hiçbir devlet ya da kişinin hâkimiyeti altında olmayan bu toprakların, bilim ve barış gibi iki evrensel kavram altında korunmaya alındığını söyledi.
Türk Antarktika Araştırma Seferi (TAAS 2016), Ukrayna üssünde çalışmalar yapmak üzere Ukrayna Ulusal Antarktik Bilim Merkezi (NASC) ile İTÜ Kutup Araştırmaları Uyg-Ar Merkezi (PolReC) ve Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) arasında, geçen yıl imzalanan anlaşma sonucu 29 Mart-16 Nisan 2016 tarihleri arasında yapıldı.
Sefer liderliğini Prof. Dr. Bayram Öztürk (İÜ, TÜDAV), sefer lideri yardımcılıklarını Doç. Dr. Burcu Özsoy Çiçek (İTÜ, PolReC) ve Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül (KOÜ) ’ün yaptığı, TAAS 2016’nın, 7 üniversite ve TÜBİTAK'tan, farklı konularda uzmanlaşmış bilim insanlarının bir araya gelip ekip oluşturmasıyla gerçekleştirilen ilk sefer olarak bilim tarihine geçtiğine dikkat çeken Öz, şöyle konuştu: "Denizel türler, karasal türler, yabancı canlı türleri, deniz buzulları, kirleticiler, iklim değişikliği, jeoloji ve sağlık konularında çalışan ekip üyeleri, gerek seyir esnasında, gerekse Antarktika'da, karada ve denizde örneklemelerini başarıyla gerçekleştirdi. Örneklerin bilgiye dönüştürülmesi ve bilim dünyasına sunulması gerekliliğinin bilinciyle, yurda döner dönmez laboratuvar çalışmalarına başlandı. Doğadaki birçok canlı, özellikle de aşırı şartlara uyum sağlamış olanlarının insanoğluna ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Uzmanlık alanım olan derin deniz balıklarıyla bazı özellikleri benzerlik gösteren, buz balıkları Antarktika’nın -20C’ye kadar soğuyan sularında yaşamlarını sürdürebilen sıradışı türlerdir. Bu dayanıklılıklarının nedeni olan glikoprotein, deniz biyolojisinin yanı sıra tıp ve biyomedikal mühendisliği uzmanlarının da ilgisini çekmektedir. Örneklediğim bireylerin, biyo-ekolojik özelliklerinin tespitinin yanı sıra yağ asitleri, protein ve genetik incelemelerini yapmak üzere laboratuvar analizlerine başladım.Bu önemli organizasyonda görev almak ve Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ni temsil etmekten gurur duydum. Üniversiteme desteklerinden dolayı teşekkür ederim. Bayrağımızı Antarktika’da dalgalandırmak benim için bir onurdu.”